ÇOCUK VE ERGENLERDE DEPRESYON

Çocuk ve Ergenlerde Depresyon;

Depresyon; çocuk ve ergenlerde oldukça sık görülen, belirgin sıkıntı ve işlev kaybına yol açan, sıklıkla başka ruhsal bozukluklar ile birliktelik gösteren, intihar girişimi ve madde kullanımı gibi yıkıcı sonuçlar doğurabilen, çoğu zaman tekrarlayan ve yetişkinlikte de devam edebilen, tüm bu nedenlere bağlı olarak erken tanı ve tedavinin önemli olduğu ciddi bir ruhsal bozukluktur.

Yapılan çalışmalar; depresif bozukluğun yaşla birlikte artış gösterdiği, okul öncesi çocuklarda %1’ den az, okul çağında %3 ‘ den az olduğu; ergenlerde ise bu oranın %20’ ye kadar çıktığı görülmektedir. Çalışmalara göre çocukluk döneminde depresif bozukluklarda cinsiyet farkı yokken, ergenlik döneminde depresif belirti ve bozuklukların kızlarda erkeklerden fazla olduğu saptanmıştır.

Çocuk ve Ergenlerde Depresyon’nun Nedenleri Nelerdir?

Depresif bozuklukların ortaya çıkmasında; genetik, nörobiyolojik ve psikososyal faktörlerin birlikte rol oynadığı kabul edilmektedir. Aile çalışmalarına göre birinci derece akrabalarda depresyonun sık olması, ikiz çalışmalarında tek yumurta ikizlerinde eş hastalanma oranlarının yüksek bulunması (%76); depresyonda genetik etkiyi desteklemektedir. Depresif bozukluklarla ilişkili olduğu düşünülen nörobiyoloijk etmenler; noradrenerjik, dopaminerjik ve seratonerjik sistemlerde başta olmak üzere birçok nörotransmiter sistemlerde bozulmalar, nöroanatomik faktörler(frontal lob volümünde azalma, sol anterofrontal ve sol temporal kortikal alanlarda perfüzyon azlığı), nöroendokrin etkenler(DST pozitifliği, büyüme hormon yanıtına direnç) şeklinde sayılabilir. Olumsuz yaşam olayları, sosyal destek eksikliği, bozuk ebeveyn-çocuk ilişkisi, sosyal beceri eksikliği depresif bozukluk ile ilişkili olduğu belirlenmiş psikososyal faktörlerdir.

Çocuk ve Ergenlerde Depresyon’nun Belirti ve Bulguları Nelerdir?

Çocuk ve ergenlerde depresyon belirtileri gelişim dönemine göre kısmen değişse de, genel olarak erişkinlerdeki belirtilere benzerdir. Okul öncesi dönemde; gülümsememe, sık ağlama, mızmızlanma, kilo alamama, hareketlerde yavaşlama, oyun ve etkinliklere ilgisizlik, karın ağrısı, artmış ayrılık anksiyetesi(bakım vereninden ayrılmaya karşı aşırı kaygılı tepki), agresyon gibi belirtilerle karakterizedir. Okul çağı çocuklarında bu belirtilere dikkat sorunları, ders başarısızlığı eklenir. Ergenlerde erişkinlerde olduğu gibi, depresif duygu durum ve irritabilite(huzursuzluk), anhedoni(zevk alamama hali), psikomotor retardasyon(ruhsal ve eylemsel yavaşlık) veya ajitasyon, aşırı uyuma veya uykusuzluk, iştahsızlık veya iştah artışı, yorgunluk, dikkat dağınıklığı, değersizlik ve intihar düşüncelerinin yanı sıra; okuldan-evden kaçma, madde kullanımı, hırsızlık gibi davranım sorunları tabloya eşlik edebilir. Çocuk ve ergenlerde depresyon ile en sık birliktelik gösteren psikiyatrik bozukluklar; distimi, anksiyete bozukluğu, davranım bozukluğu, karşıt olma karşı gelme bozukluğu, dikkat eksikliği hiperaktivite bozukluğu, enürezis(idrar kaçırma),enkoprezis(kaka kaçırma) şeklinde sayılabilir.

Tanı ve Tedavi

Tanıda; ayrıntılı öykü ve klinik değerlendirmenin yanı sıra özellikle çocuklarda fizik muayene ve laboratuvar tetkikleri gereklidir. Tedavi planlanmadan önce hastanın intihar riski, aile işlevselliği, madde kullanımı mutlaka değerlendirilmeli, gerekli görüldüğü takdirde yatarak tedavi uygulanmalıdır. Tedavide psikoterapinin(oyun terapisi, bireysel/grup veya aile terapisi) yanı sıra, ilaç tedavisi(TCA, SSRI) uygulanır.